Tarih Pusulası

Osmanlı Ordusu

http://www.turkcebilgi.com/osmanl%C4%B1_ordusu/ansiklopedi alıntıdır

Osmanlı Ordusu'nun kuruluş tarihi olan 1363(Hicri: 730) yılından 
Yeniçeri Ocağı'nın lağvı (kaldırılması) olan  1826 (H. 1241) yılına kadar geçen yaklaşık beş yüzyıl içinde Osmanlı genel kuvveti haliyle birçok değişikliklere uğramıştır.

Osmanlı ordu teşkilatı, Anadolu Selçukluları, İlhanlılar ve Memlüklüler devletlerinin askeri teşkilat yapılarından belirli ölçülerde yararlanılarak kurulmuştur. Osmanlı İmparatorluğu Ordusu'nun Başkomutanlık görevini Hakanlar yapmışlardır. Yaya ve atlılardan oluşturulan kısma "yaya”, süvarileri ise "müsellem” şeklinde adlandırılmıştı. Kapıkulu Ocakları'nın kuruluşuna kadar savaşlarda fiili olarak hizmet gördüler.

Osmanlı ordusu başlangıçta aşiretlerden gelen atlı birlikler ile gönüllü yaya askerlerden oluşurken 14. yüzyılın ortalarından itibaren büyük bir gelişme gösterdi. En gelişkin dönem sayılan 16. yüzyılda Osmanlı ordusu, büyük çoğunluğu İstanbul’da bulunan kapıkulu askerleriyle, eyaletlerden gelen tımarlı sipahilerden oluşuyordu. Kapıkulu ordusu başlıca Yeniçeri Ocağı ve Sipahi Ocağı olarak ikiye ayrılırdı. Ayrıca Topçu Ocağı başta olmak üzere Cebeci, Humbaracı ve Lağımcı Ocakları da yardımcı ocaklar olarak Kapıkulu ordusunun öbür bölümlerini oluştururdu.

Her yıl Rumeli ve Kafkasya’nın belirli bölgelerinden devşirme denilen bir sistemle toplanıp Acemi Ocağı’nda yetiştirilen kapıkulu askerleri savaşta Osmanlı ordusunun vurucu gücü durumundaydı. Eyalet askerleri Osmanlı toprak düzenine göre örgütlenmiş, yalnızca savaş zamanında göreve çağırılan bir orduydu. Buna göre kendisine tımar verilmiş olan sipahiler, topraktan elde ettikleri gelire göre, savaş zamanı orduya belirli sayıda asker getirmekle yükümlüydü. Sistemin iyi işlediği dönemde sipahiler Osmanlı ordusuna büyük güç katmıştı. Ama tımar düzeninin bozulmasıyla etkisini yitirmiş, giderek Celali Ayaklanmaları gibi büyük olaylarda olumsuz roller oynamıştır. Buna karşılık merkezdeki kapıkulu askerlerinin sayısını arttırmak zorunda kalan devlet ise savaş olmadığı dönemlerde askerlerin aylıklarını ödeyemez duruma düşmüş, bu yüzden çıkan ayaklanmalar devleti sarsmıştı. 18. yüzyılda savaş gücünü iyice yitiren orduyu yenileştirme girişimleri de kapıkulu askerlerinin tepkisiyle karşılaşmış, III. Selim’ in Nizam-ı Cedid ve II.Mahmud’un Sekbanı Cedid adıyla kurmaya çalıştıkları yeni ordu dağıtıldıktan sonra II. Mahmud 1826’da kapıkulu askerliğine son vermiş ve modern ordunun temellerini atmıştır.