Kadırga Devri
ilk kuruluş yıllarından 17. yüzyıl sonuna dek faaliyet gösteren osmanlı donanmasıdır.
osmanlı devletinin ciddi bir deniz gücü olmaya başladığı 15. yüzyıldan girit savaşının sonuna (1669) dek olan dönemde akdenizde hakim olan savaş gemisi tipi kadırga olmuştur. osmanlıların kadırga filosu da akdenizin en büyüklerinden birisi haline gelmiş ve karşısındaki çeşitli hristiyan güçlerinin (venedik, papalık, malta şövalyeleri, ispanya vs.) toplamına denk bir gücü denizlerde dolaştırmaya muktedir olmuştur. bu güç doğu akdenizin kesin hakimiyeti için haçlı donanmalarıyla düzenli olarak kapışabilecek ve birçok kereler de zafer kazanabilecek bir etkinliğe erişebilmiştir. özellikle 16. yüzyıl osmanlı kadırga donanmasının doruk noktasına eriştiği bir dönemdir. bu dönemde önce kuzey afrikaya yönelen haçlı saldırıları püskürtülmüş ardından maltaya başarısız da olsa bir karşı saldırı yapılmış* ve kıbrıs fethedilmiştir. inebahtı'da meydana gelen yıkıcı yenilgi bile uzun süreli etki yaratmamış, hemen ertesi yıl osmanlı donaması kaybettiğine denk bir güç ile tekrar denize çıkabilmiştir. donamanın 17. yüzyılda etkinliği azalmış olsa da dişleri sökülmüş değildir, nitekim girit savaşında osmanlı kadırgaları venedik'in yelkenli kalyonlarına birçok defalar başarıyla karşı koyabilmişlerdir.
osmanlı kadırgalarının ilk üssü gemlik olmuştur. daha sonra türklerin avrupaya geçişi ile beraber çanakkalede ikinci bir üs kurulmuştur. osmanlı donanmasının ilk büyük çaplı harekatı istanbulun fethi sırasında gerçekleşmiştir. fatih sultan mehmet döneminde kırımın ve ege havzasının büyük bölümünün fethinde osmanlı kadırga filosu rüştünü tam olarak ispatlamıştır.
16. yüzyılın başında yavuz sultan selim'in orta doğuyu fethi ile beraber cezayir ve libyanın deniz gazisi devletleri kendi rızalarıyla osmanlı topraklarına katılırlar. yüzyılların denizcilik tecrübesiyle donanmış bu gazilerin gelişiyle osmanlı donanmasının altın çağı başlar. barbaros hayrettin paşa, turgut reis ve kılıç ali paşa gibi denizcilik tarihinin en parlak bazı isimleri kuzey afrikadan yetişmedir. ayrıca anadolu egesi kıyıları ve arşipel mükemmel denizciler yetiştiren bir kaynak durumundadırlar.
1571 yılında inebahtı bozgunu yaşanır. binlerce tecrübeli denizci kaybedilmiştir ancak günümüze dek söylenegelen osmanlı donanmasının belinin kırılması hadisesi çok da doğru sayılmaz. osmanlılar hemen ertesi yıl aynı güçte bir filoyu denize çıkarmış, kutsal ittifak donanması da karşısına çıkmaya cesaret edememiştir. ancak bütçenin bozulması ve imparatorluğun dikkatinin akdenizden habsburg sınırına kayması donanmaya gerçekten zarar veren asıl unsurlar olarak ileriki yıllarda ortaya çıkacaktır.
1644-1669 yılları arasında devam eden girit savaşında osmanlı donanması yine etkin biçimde denizdedir ancak komutasının eski komuta, mürettebatın eski mürettebat olmadığını düşman venedikliler farkedecektir. ayrıca bir etmen daha iş başındadır: teknoloji. kuzey avrupada gelişen kalyon inebahtıdan beri geçen yıllarda akdenizde de yerleşmeye başlamıştır. venedikliler kira ile tuttukları ingiliz ve felemenk kalyonlarından bir filoya sahipken osmanlı devleti teknolojisini yenileyememiştir. nitekim venedikliler bozcaadayı ele geçirebilmiş ve çanakkale boğazını ablukaya almışlardır. yelkenli kalyonlar osmanlıların gönderdiği kadırgaları peş peşe yenilgiye uğratınca imparatorluk ileri gelenleri teknoloji değişimi konusunda görüş birliğine vararak kalyon yapımına başlarlar. bu itibarla 1669 yılı osmanlılarda kadırga çağının sonu kabul edilir.
gemiler:
osmanlılar denize çıktıklarında önlerinde bin yılda gelişmiş ortak akdeniz teknolojisini hazır buldular; bunu da başarıyla benimsediler. 16. yüzyıl itibarıyla ana kadırga tipleri şunlardı:
amiral gemileri olan baştardalar
standart filo gemileri olan kadırgalar
keşif ve akın amaçlı kalitalar
irtibat ve destek görevi gören firkateler
insanlar:
osmanlı donamasının mürettebatı büyük ölçüde ege arşipelinden ve batı anadoludan, daha küçük bir oranda da karadeniz bölgesinden sağlanıyordu. donanma sancakları olarak belirlenen bölgelerdeki sipahiler donanmaya gemici ve muharip asker sağlamakla yükümlüydüler. başkentte donatılan gemilerde ise muharip gücü yeniçeriler oluşturuyordu. osmanlılar hristiyan rakiplerinden farklı olarak kürek çekmek için forsalardan ziyade gönüllü müslümanları kullanmayı daha güvenilir buluyorlardı.
organizasyon:
osmanlı donanması üç değişik kaynaktan toplanırdı. bunlar:
istanbul tersanesinde inşa edilen ve başkent ile çevresinden mürettebatlandırılan hassa donanması,
eyaletlerde donatılan bey gemileri,
garp ocaklarından gelen gemiler.
bu üç kaynaktan gelen gemiler sefer mevsimi olan yaz başı (mayıs) istanbulda toplanır ve kaptan-ı derya komutasında törenle denize açılırdı. sefer mevsiminin bitişi olan kasım ayında filo kışlamak üzere dağılırdı.
tersaneler ve lojistik:
osmanlı imparatorluğunun en büyük tersanesi olan haliçteki tersane-i âmire aynı zamanda venedik arsenali ile beraber akdenizin en büyük gemi inşa merkeziydi. bir yıl içinde 200 kadar kadırgayı doanatabilecek miktarda kereste, yelken, halat, silah ve insan tersane kaynaklarında mevcuttu.
istanbul tersanesinden başka bodrum, midilli, eğriboz,rodos ve alanya ege ile akdenizdeki; sinop, ereğli ve trabzon da karadenizdeki başlıca kadırga inşa merkezleriydi.